Efenim bu dizi son dönemlerimin efsanesi olmuş durumda. Ne için mi? Hemen açıklıyorum; dostlar diziyi tam bir günde bitirdim. Evet doğru duydunuz. Kore dizileriyle geçirdiğim ilk yıl manyaklığımı 5 yıl sonrasında hala yapabiliyormuşum. İnanın bende şaşırdım. Ha evet bu arada totalde 6 yıl oldu ben bu camiaya gireli. Kimler geldi, kimler geçti. Neler gördük geçirdik. Ondan da bir ara bahsederim ben diziye döneyim 🙂

Nasıl oldu başladım? Yine şans eseriydi. Bir gif bu sefer vesile oldu. Ah ben bu tesadüfleri seviyorum. Sonra dizinin konusu ilginç geldi ki şöyle;

Her şey günümüzde 1997 yılı mezunlarının tekrar bir araya gelmesiyle başlar. E eski dostlar yan yana gelince geçmişteki olaylarla da tüm çıplaklığı ile ortaya dökülür. Bizde uzun uzun flashbacklerle onlara dahil oluruz. Olaylar örgüsü yakın 5 arkadaş etrafında dönüyor ki sonrasında 6 oluyorlar çokta iyi oluyor. İşte bizde onlarla 90lı yıllara dönüyoruz.

Benim gibi sizde 90ların çocukluğunu yaşadıysanız dizi tam size göre. Yani diziyi çok çok beğenmemin   en büyük sebebi bu. Onların yaşadığı her şeyi yaşamış olmak. Eminim aramızda aynı şekilde, benim gibi bunları yaşamış olanlar çoktur.

Mesela mesela… Dizinin büyük yükünü taşıyan ” boy band’ler” ve grup üyelerine -özelliklede birine duyulan hayranlık. Şimdikileri tam hayranlıktan saymıyorum ama ben. O zamanları yaşayanlar bilir. Kasetleri almak için girilen kuyruklar, sabahlamalar. Posterleri için yüzlerce dergi takip etmeler, pazarlıklarla hatta karaborsa denilebilecek düzeyde anlaşmalar ve satın almalardan bahsediyorum. Çok net hatırlıyorum “Backstreet Boys” posterimin ucunu yırttı diye annemle bir kaç hafta konuşmamıştım hatta oturup ağlamıştım. İşte başrol oyuncumuzda H.O.T grubundan “Tony”nin hayranı hatta “Tony’nin karısı” diye çağrılmakta ve manyaklık derecelerimiz bir birine çok yakın 😛 O yüzden Sung Shi Won’a bayıldım. Onu canlandıran kızada ayrıca bayıldım 😉

Ve lise aşkları… Platoniklikler, yakın arkadaşa aşık olma davası, hiç beklemediğin birine aşık olma durumu derken liseli aklıyla ilişkiler 🙂

Ergenliğin zirvesinde lise hayatı diyorsan ailen ultra sorundur çoğu zaman. O da bu dizide gayet içten ve doğal anlatılmış. Shi Won’un aileside tam bir manyak 🙂

Haha birde lisede erkek öğrencilere por** (Aramalarda sırf bu kelime yüzünden gelen olmasın diye sansürlüyorum) tedarik eden biri  mutlaka vardır. Bu zamana kadar hiç bir lise dizisinde değinilmemişti böyle. Çok tatlı olmuş 🙂 Tabi dizide o karakterin inanılmaz şirin olması da bu durumu sempatikleştiriyordu.Karakter her çeşidini izlemiştir ama gerçekte o kadar utangaçtır ki bir kızla yan yana bile duramaz. Hak Chan da en sevdiğim karakterlerden oldu ve en çok güldüğüm bölümlerin çoğu ona ait.

Farklı olarak dizideki konuşmalar Busan şivesiyleydi mesela. İnanılmaz şirin geliyor bu şive bana. İzlerken baya zevk aldım. Hatta Seul şivesiyle baya dalga geçiyorlar.

Unutmadan! Dizinin en güzel yönlerinden biride başroldeki kızımızın sonunda kimle evlediğini nazlı nazlı anlatıyorlar. Millet güzelce merak içinde bırakılıyor yani.

Daha neler neler var dizinin içerisinde. MIRC, ICQ, sanal bebekler… daha niceleri. İzleyin, izledikçe mutlu olun, anılarınız canlansın. Yer yer ağlayın.

Ve bana güvenin insanı mutlu eden bir dizi bu da.

Şimdilik hoşçakalın 😉 90’larda kalan anılara da selam olsun 😉